Teknede Tesisat Fasikülü, içindekiler

 

Şaft ve Pervane Sistemleri

Son güncelleme: 19/01/17
Contributors: Cem Eğrikavuk, Mehmet Erem

Kara taşıtlarından farklı olarak krank mili volan ve şanzıman vasıtasıyla, tekerleklere değil pervaneye bağlıdır. Motorun çalışmasıyla krank döner, şanzıman vasıtasıyla pervanenin dönmesi sağlanır. Pervane suyu iterek, teknenin ilerlemesini sağlar.

Burada önemli bir husus, teknenin şaftı ve pervanesi ile motorun ekseninin bir doğrultuda olması gerekliliğidir. İngilizce karşılığı ligne kelimesinden türetilerek, sistemin bir doğru üstünde çalışmasına layn denir. 

{{-}}

 

Motor lastik kulaklar ve güçlü cıvata/saplamalarla motor döşeğine bağlıdır. Belli bir büyüklüğe kadar olan yatlarda lastik takozlar, motordaki titreşimin tekneye iletilmesine engel olur. Bunlara motor kulağı denir.

Yelkenli tekneler, yelken yaparken doğal olarak, belli oranda yan yatarlar. Halbuki motorlar genelde düz bir sistemde çalışmak üzere tasarlanmışlardır. Bu yüzden, bazen motor ve yelken seyri sırasında-özellikle de dalga mevcutsa-motor kulaklarına (özellikle de pervane salınımından dolayı arka kulaklara) çok büyük yük biner. Kulağın kopması, düz bir doğrultuda salınımsız çalışması gereken sistemi bozar, vuruntu başlar. Eğer düzeltilmezse ileri aşamalarda daha büyük sorunlara yol açar. 

Teknenin 20º’den daha fazla yattığı durumlarda motoru kapatıp, yelkenle seyretmek gerekir!

{{-}}

 

Sail drive (S-tahrik) makinelerde sistem daha farklıdır. Bir kuyruk mantığıyla suyun içinde olan pervane direkt olarak motora bağlıdır, arada şaft yoktur. Şaft olmadığı için, pervane ve kuyruk, motorla beraber hareket ettiği için layn sorunu ortadan kalkmıştır. Ancak şafta göre çok daha büyük bir ünitenin (kuyruğun) tekne gövdesindeki izolasyonu gibi konstrüksiyonel problemler yaratabilir. Kullanım itibarıyla da pervaneye özellikle ince bir ip veya misinanın sarıldığı duurumlarda, S-Drive içindeki yağın kaçışına engel olan keçe zarar görebilir, buna bağlı olarak pahalı tamirler ortaya çıkabilir. S drive kullanan birçok teknecinin pervane yanında bir de halat kesici monte etmelerinin sebebi budur. {{-}}

 

 

 

Şaft farklı teknelerde farklı uzunluklarda ve kalınlıklarda olan, İngilizcede coupling’den türetilmiş kaplin adı verilen bir sistemle şanzımana bağlıdır. Kaplinler sistemin gereklerine göre yumuşak kauçuktan, esnek kaplin; ya da direkt bağlanmış yani sert kaplin olarak kullanılabilirler. 
Şaftın tekneyi terk ettiği yerdeki delik bazı özellikler arz eder. Şaftın bu delik içinde düzgün bir şekilde rotasyonel hareketini yapabilmesi için içi kauçuk kaplı bir kovan mevcuttur. Ancak bu kauçuk sistem dışardan gelen deniz suyuna engel olamaz. {{-}}

 

Su sızdırmazlığı salmastra ile sağlanır. Dönen şafttan kaynaklanan sürtünmenin kauçuk yatağa zarar vermemesi için genelde sulu şekilde imal edilmekle beraber, yeni sistemlerde aynı bir keçe gibi çalışan kaliteli kauçuktan deep-seal adı verilen sistemler de mevcuttur. 

İster şaft ve pervane olsun, isterse de S-tahrik veya kuyruk pervane, deniz suyuyla temas halinde olan, bakır-pirinç veya paslanmaz gibi farklı metallerden imal edilmiş, su altındaki yapıların elektroliz sonucu erimemesi için tutya tabir edilen, elektriksel potansiyeli daha yüksek olan metaller kullanılır. Bunlar genelde çinko veya manganezdir. Pil içerisindeki artı kutbun elektronları çekme kapasitesi örneğinde olduğu gibi, deniz suyu içindeki diğer metallerin korunmasını sağlar.

Özellikle sahilden elektrik alındığında, sıkışık marinalarda büyük kuyrukları olan teknelerle yakın bağlanıldığında veya alüminyum teknelerde ciddi sorunlara yol açabilecek tutyaların çalışmamasına, teknenin karaya çekildiği sezon başında kontrol edilerek yenilenmesi ile engel olunur.
Su içindeki şaftın uzun olması durumunda, pervaneye yakın salgının azaltılması için, bir braket yerleştirilir. Kovandaki gibi bir kauçuk yatak içinde hareket eden şaftı taşıyan braket, pervane salınımını azaltır, vuruntuya engel olur. 

Pervane kanatlarının sayısı ve yüzeyi büyüdükçe, motor performansı artar. Ancak yelkenli tekneler genellikle rüzgar gücüyle seyahat eden tekneler olduğu için bu aşamada önemli bir paradoks ortaya çıkar. Yelken seyri sırasında serbest bırakılan şaft ve pervane dönmeye başlayacaktır. Bu durum belli oranda bir ses ve titreşime sebep olur. Birçok tekne sahibi bu ses ve titreşime engel olmak için, yelkenle seyir sırasında şanzımanı viteste tutarlar. 

Ancak sabitlenmiş şafta bağlı olarak ortaya çıkan direnç hız kaybına sebep olur. Bu yüzden yarış tekneleri veya performans gezi tekneleri, yelkenle seyir sırasında katlanan kanatlı pervaneleri tercih ederler. 

Comments

yazı çok güzel ve faydalı idi.

tekne sahibi olmama rağmen az bildiğim teknik konuda çok bilgi edindim teşekkürler

revizyon yaptığım teknemde line açısında sıkıntı yaşamamak adına ıstavroz kullanmayı düşünüyorum. sizce uygun mudur.

Yeni yorum ekle
Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.
CAPTCHA
This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.